kayrak

Tarihi:

Eski Türkçe: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073]
kaḏrak [[dağın kıvrımları, engebeli yer. Bundan hareketle 'kat kaḏrak' denir.]] Türkiye Türkçesi: [ Meninski, Thesaurus, 1680]
ḳayrak: Discus [disk, yassı yuvarlak taş?]. Türkiye Türkçesi: [ Ahmed Vefik Paşa, Lehce-ı Osmani, 1876]
kayrak: bozlak, hayırsız yer.

Köken:

Eski Türkçe kadrak "kıvrım, büklüm, özellikle büklümlü kaya" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe kat veya katığ "büklüm, kat" sözcüğünden türetilmiştir.

Description:

Ek yapısı açıklanmaya muhtaçtır. Türkiye Türkçesi zarf eki +rAk uzak olasılıktır.