koca|mak

Tarihi:

[ Gülşehri, Mantıku't-Tayr, 1317]
iy pīr-i ḥaref utanmaduŋ / kocalup kendü ölümüŋ sanmaduŋ [düşünmedin] [ Asım Ef., Burhan-ı Katı terc., 1797]
herm [Fa.]: kocalmak maˁnāsınadur. [ Ahmed Vefik Paşa, Lehce-ı Osmani, 1876]
kocamak: Kocalmak, kocalamak, kocalaşmak, ihtiyar olmak.

Köken:

Türkiye Türkçesi kocal- "yaşlanmak" fiilinden evrilmiştir. Türkçe fiil Orta Türkçe koca "saygın kişi, yaşlı" sözcüğünden +Al- ekiyle türetilmiştir.

Description:

Türkiye Türkçesi kocalmak fiilindeki /l/ sesi 19. yy'da kullanımdan düşmüş görünmektedir.